Global SaaS çözüm liderlerinin önemli bir tartışma konusu olarak AI entegrasyonları konuşulurken Microsoft CEO'su Satya Nadella'nın "Bilindik Haliyle SaaS Öldü!" minvalinde verdiği demeç ciddi bir ses getirdi. Yirmi yıla yakın süredir CRM danışmanlığı yapmaktayım ve bugün AI destekli bir SaaS CRM şirketinin de sahibiyim. Açıkçası tartışmalara ve görüşlere katılmamak imkânsız diyebilirim.
SaaS Uygulamalarının Zorlukları
Son yıllarda SaaS (Hizmet Olarak Yazılım veya bulut çözüm) uygulamaları, dijital dönüşümün en önemli taşıyıcılarından biri oldu. Ancak geleneksel SaaS çözümlerinin çıkmazları giderek daha belirgin hale geliyor. Bu uygulamalar genellikle yoğun manuel veri girişi, karmaşık entegrasyon ihtiyacı ve çoğu zaman tek boyutlu analitik kapasitesi ile sınırlı kaldı. Ne yazık ki teknoloji gelişirken, insanlığın büyük bir bölümü adaptasyon ve kullanım konusunda bile güncel teknolojiye yetişebilmiş durumda değil. Sonsuza dek sürecek bir sorunmuş gibi bakıyorum bu duruma. Çünkü teknoloji tüm insan toplumumun gelişim hızına oranla jet hızıyla gelişiyor. B2B uygulamalarda veri girişi her daim bir problem, entegrasyon ise büyük karın ağrısı.
Daha da önemlisi, SaaS uygulamalar şirketlerin artan rekabet şartlarında daha hızlı ve doğru kararlar alabilmesi için gereken yapay zeka destekli otomasyon ve tahmin yeteneklerini sunamadılar. Günümüzde veri hacmi üssel olarak artarken, geleneksel SaaS uygulamaları bu veri dalgasını anlamsız iş yüküne dönüştürebiliyor. Bu nedenle, yapay zeka ile donatılmamış SaaS uygulamaları, iş dünyasının yeni beklentilerini karşılamakta zorlanıyor ve sahneden çekilmeye başlıyor.
AI Çağında Yeni Bir SaaS Standardı
Yapay zeka destekli SaaS uygulamaları, geleneksel uygulamaların çıkmazlarına çözüm getiriyor. AI, SaaS çözümlerine çeşitli yenilikçi yetenekler kazandırıyor:
- Gerçek zamanlı analizler,
- Kışıselleştirilmiş öneriler,
- Karmaşık verilerden anlamlı içgörüler oluşturma.
Bütün bu fonksiyonlar geçmişte de bir miktar teknolojik hazırlıkla yapılabiliyordu ama gelişmiş dil modelleri ile insanın bilgisayarlara derdini kendi diliyle anlatabilmesi ön büyük katkı oldu.
Ancak bu devrimin en kritik katkılarından bir diğeri, entegrasyon zorluğunun ortadan kalkması. AI destekli SaaS uygulamaları, farklı veri kaynakları ve sistemlerle daha akıcı çalışarak, hem teknik ekiplerin hem de son kullanıcıların karşılaştığı karmaşıklıkları minimize ediyor. Bu da işletmeler için daha hızlı kurulum, daha düşük maliyet ve daha kolay uyum anlamına geliyor.
Data Girişi Gerektirmeyen CRM'e Doğru
CRM (Müşteri İlişkileri Yönetimi), yapay zekanın en fazla potansiyel sunduğu alanlardan biri. AI destekli CRM uygulamaları, şunları mümkün kılıyor:
- Akıllı müşteri segmentasyonu,
- Satış tahminleri,
- Müşteri davranışı analizi.
Ancak en çarpıcı vizyon, "Data Girişi Gerektirmeyen CRM" konsepti. Bu, CRM sisteminin kendisinin tüm verileri toplayıp anlamlandırarak, insan müdahalesini en aza indirdiği bir dönemin başlangıcını ifade ediyor. Henüz bu noktaya tam olarak ulaşmasak da, AI destekli veri toplama ve işleme teknolojilerindeki ilerlemeler bu vizyonu gerçekleştirme yolunda çok önemli adımlar sunuyor.
Bu aşamada kritik nokta B2C yaklaşımda online müşteri hareketlerinin toplanması değil. Google gibi arama motorları veya Amazon/Hepsi Burada/Trendyol gibi pazar yerleri ellerindeki veri ile doğrudan kendiliğinden çalışan ve pazarlama yapan bir CRM üretebilir. Ancak B2B iş modelinde henüz SaaS üreticiler bile bu konseptin nasıl varolacağına dair yeterli fikir üretemiyor. Bu sorunun kısa bir vadede alternatif fonksiyon setlerinin ortaya atılmasıyla aşılacağına inanıyorum.
Kullanıcısız CRM ve Fonksiyonları
Yapay zeka ile donatılmış CRM sistemleri, şirketlerin çalışma biçimlerini kökten değiştiriyor. Şu anda tamamen kullanıcısız bir CRM mümkün olmasa da, özellikle pazarlama ve müşteri hizmetleri fonksiyonları için bu hedef giderek daha gerçekçi hale geliyor.
Özellikle satış fonksiyonunun, başta B2B iş modelinde çalışan firmalar olmak üzere, "SATIŞÇI" karakterini gerekli kılması nedeniyle AI destekli CRM'lerde satış fonksiyonu kullanıcıya ihtiyaç duymaya devam edecektir. Ancak pazarlama ve müşteri hizmetleri fonksiyonları neredeyse "kullanıcısız CRM" konseptine erişecektir.
Tüm dünyada "Tek Kişilik Bir Milyar Dolar Değerinde İlk Şirket Hangi Firma Olacak?" sorusu tartışıladururken, binlerce AI Agent içeren ve tüm işi tek bir insanın yönettiği bir çağrı merkezi çok uzak bir gelecek sayılmıyor. Pazarlama ise zaten AI aklıyla segmentasyon ve kişiselleştirilmiş kampanyalar ile kullanıcısız CRM'in ilk örneği olacaktır.
Ne yapmalıyız?
Geleneksel SaaS uygulamalarının sonu geldi demek tam olarak doğru değil, ama yanlış da değil. Yapay zeka destekli SaaS çözümleri, hem bugün hem de gelecekte şirketlerin ihtiyaçlarını karşılamak için şekilleniyor. Bu dönüşümü kucaklamak, sadece rekabet avantajı sağlamakla kalmayıp, işletmelerin geleceğini garanti altına alıyor.
Bu noktada maddi gücünü kullanarak yapay zeka dünyasında da tekelleşmeye çalışacak pek çok global dev yarış içinde. Microsoft, Google, Amazon gibi altyapı ve çözüm sağlayıcısı firmalar pastanın büyük kısmını elde etmeye ve tekelleşmeye çalışıyor. Bağımsız yapay zeka çözümleri ise günden güne daha da ucuzlayarak hem hayatta kalma hem de fark yaratarak öne çıkma telaşında. Burada dünya toplumuna fayda sağlayacak hareketin mevcut SaaS çözümlerle yenilikçi ve alanında özerkleşmiş AI çözümlerinin el ele tutuşması olduğunu düşünüyorum. Şirketler ve bu şirketleri var eden insanlar olarak paylaşım ekonomisine uygun bir hareketle bu oluşumları desteklemenin genel toplum faydasına olacağı kanaatindeyim ve herkesi harekete geçme ve AI destekli SaaS'ın dönüştürücü gücüyle tanışma davet ediyorum.